Karabaş Mah. Müneccim Arif Sk. 25/1 İzmit/Kocaeli

Eksen Hukuk » Ceza Hukuku » Yağma Suçu ve Cezası

Yağma Suçu ve Cezası

Yağma suçu bünyesinde birçok fiili barındırır. Bunlar korkutma, aldatma, tehdit etme, gasp etme, yaralama, alıkoyma veya kişinin malına zarar verme gibi hareketlerdir. Bu suç geniş kapsamı nedeniyle Türk Ceza Kanunu’ndaki diğer suçlarla da bağlantılı olacak şekilde detaylıca ele alınmıştır.

Yağma suçu Kanun’da malvarlığına karşı işlenen suçlar arasında düzenlenmiştir. Fakat suça dair fiillerin yöneldiği tek hukuki menfaat malvarlığı değildir. Bu suçta hürriyete ve can güvenliğine de saldırı söz konusu olabilir.

Yağma suçundaki zorlama ve tehdit, ayrıca bir suç olmayıp bu suçun unsuru şeklindedir. Mağdurun korkutulması cebir sayılacağı gibi kendini bilmeyecek ya da savunamayacak hale koyulması da cebir olarak kabul edilir.

Yağma Suçu Nedir ?

Yağma suçu (ya da bilinen adıyla gasp) temel şekliyle bir kimseyi tehdit ederek ya da ona karşı zor kullanarak ondan taşınır bir malını veya parasını almaktır. TCK m.148 suçu şöyle tanımlar; “bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden ya da malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak, bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılmak”. Görüldüğü üzere burada suç içeren birbirinden farklı hareketler vardır. Fakat fail bunların hepsinden değil sadece yağma suçundan sorumlu tutulur ve cezalandırılır.

Yağma suçunun senetler hakkında işlenmesi ayrıca düzenlenmiştir. Buna göre cebir veya tehdit kullanılarak mağdurun, kendisini veya başkasını borç altına sokabilecek bir senedi veya var olan bir senedin hükümsüz kaldığını açıklayan bir vesikayı vermeye, böyle bir senedin alınmasına karşı koymamaya, ilerde böyle bir senet haline getirilebilecek bir kağıdı imzalamaya veya var olan bir senedi imha etmeye veya imhasına karşı koymamaya mecbur edilmesi senedin yağması suçunu meydana getirir.

Herhangi bir yerin örneğin bir mağazanın veya marketin organize ya da bireysel şekilde yağmalanması ise konumuz olan suçu oluşturmaz. Bu durumda hırsızlık ya da mala zarar verme suçu meydana gelebilir.

Yağma Suçunun Cezası

Yağma suçunun temel şekline ait ceza altı yıldan on yıla kadar hapis cezası olarak belirlenmiştir. Yine senedin yağması da aynı şekilde cezalandırılır.

Yağma suçunun temel şekline ait fiillerin bazı özel durumlarda işlenmesi halinde nitelikli yağma suçu meydana gelir. Buna göre yağma suçunun silahla; kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle; birden fazla kişi tarafından birlikte; yol kesmek suretiyle ya da konutta, işyerinde veya bunların eklentilerinde; beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı; var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak; suç örgütüne yarar sağlamak maksadıyla ya da gece vaktinde işlenmesi halinde ceza on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasıdır.

Yağma suçunun yargılaması ağır ceza mahkemesi tarafından yapılır.

Yağma Suçunda Etkin Pişmanlık

Kanun’da açık hüküm bulunduğundan yağma suçunda etkin pişmanlık indiriminden faydalanmak mümkündür. Malvarlığına karşı işlenen suçlar hakkındaki ortak hüküm gereğince yağma suçu işlendikten sonra kovuşturma başlamadan fail, suça azmettiren veya suçun işlenmesine yardım eden bizzat pişmanlık göstererek mağdurun zararını aynen geri verme veya tazmin suretiyle tamamen giderirse verilecek cezanın yarısına kadarı indirilir. Etkin pişmanlığın gereği kovuşturma başladıktan yani kamu davası açıldıktan sonra henüz hüküm verilmeden gösterilmesi halinde cezanın üçte birine kadarı indirilir.

Etkin pişmanlık hükümleri emredici nitelikte düzenlenmiştir; bu konuda hakimin takdir yetkisi yoktur. Ayrıca indirimin uygulanması için mağdurun rızası da aranmaz. Fakat zararın tazmini yahut geri verme kısmen yerine getiriliyorsa mağdurun rızası alınmalıdır.

Bu noktada diğer indirim sebeplerine de değinmeliyiz. Suç konusu malın değerinin az olması durumunda cezada indirim yapılabilir. Ayrıca kişinin bir hukuki ilişkiden kaynaklanan alacağını tahsil etmek için zor kullanması durumunda şartları oluşmuşsa yağma suçundan değil sadece tehdit veya kasten yaralama suçundan hüküm kurulur.

Yağma Suçunun Şartları

Yağma suçu basit bir hırsızlık fiili değildir. Bu suçta amaç bir malvarlığını cebren almaktır ve bu, tehdit ve korkutma ile yapılır. Mağdura yönelen tehdidin de fiili korkutucu etkiye sahip olması gerekir.

Suçun işlenebilmesi için gerekli olan cebir mağdura yöneltilmelidir. Cebrin söz konusu olmadığı durumlarda yağma gerçekleşmez. Bu ihtimalde hırsızlık suçu meydana gelebilir. Hırsızlık suçunda suç tamamlandıktan yani mal alındıktan sonra, bunu geri almak isteyen kişiye karşı cebir veya tehdide başvurulması halinde artık yağma suçundan söz edilemez. Hırsızlık suçuna konu malın geri alınmasını önlemek amacına yönelik olarak kullanılan cebir veya tehdit ayrı suçların oluşmasına neden olur. Bu durumda, gerçek içtima hükümlerinin uygulanması gerekir.

Cebir şartı yağma suçunu dolandırıcılık suçundan da ayırır. Dolandırıcılık suçunda malın alınması için cebir değil hile kullanılır.

Tehdit fiili yağma suçunun işlenmesi için gerekli olan bir unsurdur. Bu nedenle tehdit suçu için ayrıca ceza verilmez.

Yağma suçunu işlemek amacıyla kişinin alıkonulması söz konusu olduğunda fail ayrıca kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan da sorumlu tutulacaktır.

Yağma suçunun işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır. Yani burada yaralama suçun unsuru olarak değil, ayrıca bir suç olarak ortaya çıkar.

Yağma Suçunda Zamanaşımı

TCK m.66 gereğince yağma suçunda dava zamanaşımı onbeş yıldır. Suçun işlendiği tarihten başlayarak onbeş yılın geçmesiyle kamu davası düşer. Mağdur bu süre içinde hukuk mahkemesinde manevi tazminat davası açabilir.

Yağma Suçunda Şikayet Süreci

Yağma suçu takibi şikayete bağlı suçlardan değildir. Suçtan haberdar olan resmi makamlar soruşturmayı kendiliğinden yapar. Mağdur şikayette bulunmasa ya da yaptığı şikayetten vazgeçse de yargılama yapılır. Suç hakkındaki ceza yargılamasında ve tazminat talebine ilişkin davada uzman bir avukattan destek alınmalıdır.

Yağma Suçu Yargıtay Kararları

• Sanığın olay günü yanında kimliği tespit edilemeyen kişiler ile birlikte yakınandan 200 TL para istediği; yakınanın, parayı veremeyeceğini söylemesi üzerine, sanığın sert bir şekilde “sen parayı ver” diye bağırdığı, bunun üzerine yakınanın korkarak parayı verdiği anlaşılmıştır. Yağma suçu, kişinin veya yakınanın hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına bir saldırı gerçekleştireceği ya da mal varlığı bakımından büyük zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak bir malı teslim veya alınmasına karşı koymamaya mecbur bırakılması olup, bunun teslim veya alınmasına ses çıkarmamaya yönelmeye elverişli ve yoğunlukta olması gerekir. Tehdidin ise mağdur üzerinde korkutucu etkisinin bulunması zorunludur. Vücut üzerinde etki eden önemsiz her hareketin cebir olarak nitelendirilmeyeceği de muhakkaktır. Cebrin ayrıca kişiye karşı kullanılması gerekir. Bu nitelikte olmayan bir cebir veya tehdit, sırf mağdurun normalden fazla ürkek olması ve/veya başka etkenler altında malı teslim etmeye veya alınmasına yöneltmişse yağma suçundan bahsedilemez. Hal böyle olunca sanığın, yakınandan para alabilmek için uyguladığı cebir ve tehdit içeren eylemlerinin nelerden ibaret olduğu ve yağma suçundan aranan boyuta ulaşıp ulaşmadığı karar yerinde denetime olanak verecek şekilde açıklanmadan, sadece yüksek ses tonuyla “sen parayı ver” şeklindeki söyleminin, yakınanın ürkek kişiliği üzerindeki olası yansımalar ile yakınanın iradesini olumsuz etkileyip korkması ve malın alınmasına karşı duruş sergilememesinin ise sanıktan sadır olup, mağdurun iradesini zorlayan hareket olarak ne şekilde değerlendirildiği de tartışılmadan yerinde yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. (Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2013/12402 E., 2015/41017 K.)

• Dosya içerisindeki belge ve tutanaklardan yakınandan yağmalanan cep telefonunun ne şekilde ele geçtiğinin anlaşılamadığı yakınanın ise duruşmada parasının alınmadığını, yağmalanan cep telefonunun ise karakolda kendisine iade edildiğini, ancak yapmış olduğu incelemede telefonun bozuk olduğunu anladığını söylediği, emniyet güçlerinin yapmış olduğu araştırmalar neticesinde yakınanın telefonunun satılmış olduğu tespit edilerek, tanıktan alınıp yakınana iade edildiğinin anlaşılması karşısında; güvenlik güçlerinin araştırması sonucunda bulunan yakınana ait cep telefonunun yakınana arızalı olarak iadesinde, TCK’nın 168. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık koşullarının bulunmadığı ve cezasından indirim yapılamayacağı gözetilmeden yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. (Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2013/28886 E., 2015/46246 K.)

• Sanığın olay tarihinde, iki yıldır birlikte olduğu mağdurun başka bir kişiyle ilişkisi olduğunu düşünerek evine gidip yanında bulunan silahı mağdura doğrultarak tehdit ettiği, silahın kabzasıyla mağdura vurduğu, mağdurun elinde bulunan telefonu arama kayıtlarına bakmak amacıyla zorla aldıktan yaklaşık 20 gün sonra iade ettiği olayda, olay yerine gelen sanığın mağdura “evde kim var lan” demesi, telefonu arama kayıtlarına bakmak için alması, kullanmadan mağdura iade etmesi gözetildiğinde, ekonomik durumu iyi olan ve yaklaşık bir yıldır mağdurla birlikte olan sanığın, mağdurun başka bir kişiyle ilişkisi olup olmadığını öğrenmek için telefonunu aldığı anlaşılmakta olup sanığın faydalanmak amacıyla telefonu aldığı sabit olmadığından, üzerine atılı yağma suçunun unsurları itibarıyla oluşmadığı, ancak sanığın mağdura karşı gerçekleştirdiği eylemlerin silahla tehdit ve kasten yaralama suçlarını oluşturabileceğinin kabulü gerekmektedir. (Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2015/709 E., 2016/33 K.)

Yağma Suçu Şikayet Dilekçesi Örneği

KOCAELİ CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA

İHBAR EDEN : …

ADRES : … Derince/Kocaeli

VEKİLLERİ : Av. Görkem Ece LEBLEBİCİ & Av. Fatih AKTULUN & Av. Omay Cem ÇİÇEK

ADRES : Karabaş Mah. Müneccim Arif Sok. No:25/1 İzmit/Kocaeli

ŞÜPHELİ : Soruşturma Sonucunda Tespit Edilecek Kişiler

SUÇUN NEV’İ : Yağma

SUÇUN TARİHİ : 01.12.2020

AÇIKLAMALAR :

İhbar eden müvekkil 01.12.2020 tarihinde saat 22:00 civarında İzmit Marina mevkiinde bulunduğu esnada yanına yaklaşan iki genç erkek şahıs tarafından durdurulmuştur. Şahıslardan biri cebinde bulunan bıçağı çıkararak müvekkile yöneltmiş, diğeri ise o esnada etrafı gözetlemiştir. Şahıslar tanınmamak amacıyla kendi aralarında da konuşmamaya dikkat etmişlerdir.

Etrafın tenha olmasından yararlanan şahıslar müvekkilin üzerini aramış, cep telefonu ile arka cebinde bulunan cüzdanına el koymuşlardır. Müvekkil üzerindeki eşyaları kendi rızasıyla teslim etmemiş, işbirliği ile hareket eden şahıslar zorla alma şeklinde hareket etmiştir. Şahıslar gasp olayını gerçekleştirdikten sonra yakınlarda bulunan otoparktaki bir motosiklete binerek ana caddeye çıkıp batı istikametinde seyretmişlerdir. Şahısların tüm bu hareketleri arkalarından kısa bir süre koşarak onları takip eden müvekkil tarafından gözlemlenmiştir. Olaya ilişkin herhangi bir tanık olmaması nedeniyle belirttiğimiz güzergahtaki güvenlik kameralarına ait görüntülerin toplanması suçun aydınlatılması için gereklidir.

HUKUKİ NEDENLER : 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu ve İlgili Mevzuat

HUKUKİ DELİLLER : Güvenlik Kamerası Kayıtları ve Diğer Yasal Deliller

SONUÇ VE TALEP : Açıkladığımız ve re’sen tespit edilecek nedenlerle, şüpheli şahısların kimliklerinin tespit edilerek cezalandırılmaları için gerekli soruşturmanın yapılmasını vekaleten talep ederiz.

İhbar Eden Vekilleri
Av. Görkem Ece LEBLEBİCİ & Av. Fatih AKTULUN & Av. Omay Cem ÇİÇEK

Düşüncelerinizi Bizimle Paylaşabilirsiniz !

Yorum Bırakın

Logo
0 262 331 07 59
Pandemi döneminde alanında uzman avukatlarımız ile online danışmanlık sürecini hemen planlayabilir, yanıtını merak ettiğiniz sorulara 7/24 ulaşabilirsiniz.
This is default text for notification bar