Hukuk sistemimiz, genel olarak ceza alanında işlenen suçlara karşılık birkaç farklı yaptırım öngörmüştür. Türk Ceza Kanunu’muzda genel olarak yaptırımlar hapis cezası ve adli para cezası olarak ikiye ayrılmıştır.
Hukuka aykırı bir eylem sonucunda iki yaptırımdan birinin kişiye yaptırım olarak verileceğine karar verilebileceği gibi, hapis cezası ve adli para cezası birlikte de hüküm oluşturabilir.
Bizler Eksen Hukuk ve Danışmanlık olarak, adli para cezası hususunda müvekkillerimizin ihtiyaç duyduğu hukuki desteği cezanın verilmesinden-sicilden terkinine kadar olan süreç için titizlikle takip etmekteyiz.
Adli Para Cezası Nedir ?
İşlediği hukuka aykırı fiilin karşılığı olarak hükümlüden belirli bir miktar paranın alınmasını ve kanunun gösterdiği yere tevdi edilmesini, ödenmemesi hâlinde kanunun gösterdiği yaptırımlara çevrilmesini belirleyen cezaya, para cezası denilir.
TCK’nın 52. Maddesinin ilk fıkrasında adli para cezası;
‘’ Adlî para cezası, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde yediyüzotuz günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlü tarafından Devlet Hazinesine ödenmesinden ibarettir.’’
diye açıklanmıştır.
Yani kısaca, adli para cezasını ise suç karşılığında yasada yazılı sınırlar arasında belirlenecek bir miktar paranın devlet hazinesine ödenmesi olarak tanımlayabiliriz.
Adli Para Cezasının Çeşitleri
Genel itibariyle adli para cezasını 2 çatı altında toplayabiliriz. Bunlar;
- Doğrudan Verilen/ Seçimlik Olarak Verilen Adli Para Cezası :
5237 say. Türk Ceza Kanunumuzda bazı suçların yaptırımı doğrudan adli para cezası olarak belirlenmiştir, bu tür suçlardan dolayı verilen para cezalarına doğrudan; belirli suçlarda ise hapis cezası ile adli para cezası birlikte ama seçimlik olarak yaptırım olarak öngörülmüştür, bu halde ise seçimlik adli para cezasından söz edilmektedir. Seçimlik adli para cezası öngören suçlarda, hapis cezasına mı yoksa para cezasına mı hükmedileceği takdiri mahkemenindir.
- Hapis Cezasından Çevrilen/ Hapis Cezası İle Birlikte Para Cezası
5237 say. Türk Ceza Kanunumuzda kasten işlenmiş olarak suçlarda 1 yıl altındaki hapis cezaları adli para cezasına çevrilebilir. Taksirle işlenen suçlarda ise ceza sınırı göz önünde bulundurulmaksızın adli para cezası uygulanabilir.
Kanunda belirtilmiş bazı suçlar için ise cezai yaptırım hem adli para cezası ile hapis cezası birlikte ön görülmüştür. Hükümlü hem adli para cezasını ödeyecek hem de hapis cezası alacaktır.
Hapis Cezası, Adli Para Cezasına Çevrilir mi ?
Kısaca, bazı koşullar sağlanıyorsa evet. Kasten işlenmiş olarak suçlarda 1 yıl altındaki hapis cezaları adli para cezasına çevrilebilir. Taksirle işlenen suçlarda ise ceza sınırı göz önünde bulundurulmaksızın adli para cezası uygulanabilir.
Adli Para Cezası Nasıl Hesaplanır ?
Adlî para cezalarının uygulanmasında, gün para cezası sistemi uygulanır. Bu sistem adımlarıyla şöyledir;
- Adlî para cezasının alt ve üst sınırlarının tespit edilmemiş olması hâlinde, adlî para cezasına hükmederken hâkim önce, suç karşılığı olarak kanundaki sınırlar arasında gün birimi sayısını saptayacaktır. Bu hesaplama yapılırken hâkim cezanın bireyselleştirilmesindeki ölçüleri esas alarak bir sonuca varacaktır. Yani, adlî para cezası hesaplanırken, TCK’nın 61. maddesi hükmüne göre cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik artırma ve indirimler, belirlenen gün birimi sayısı üzerinden yapılır.
- Suçun kanunda belirlenen cezası yalnızca adli para cezası ise bu durumda genel sınırlar olan 5 ile 730 gün arası ceza yaptırımı karşılığında günlüğü en az 20 TL en çok 100 TL üzerinden adli para cezasına hükmolunmalıdır.
- Adli para cezasının üst sınırı 730 gün olmasına karşın suçun kanunda belirlenen cezası daha fazla ise o suça özgü düzenlenen adli para cezası dikkate alınmalıdır. Mesela Nitelikli dolandırıcılık suçunun cezası 2 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezasıdır. Hakim bu durumda 730 günden üst bir adli para cezasına hükmedecektir.
- İkinci aşamada ise kişinin, ekonomik ve diğer şahsî hâlleri göz önünde tutularak bir gün biriminin parasal miktarı tayin edilecektir. Bu miktarı hâkim, kişinin malvarlığını, bir günde kazandığı veya kazanması gereken gelirini dikkate alarak takdir edecektir.
- Adlî para cezası, suç tarihi itibariyle tespit edilir. Bu kapsamda, adlî para cezasının tespitinde, sanığın suç tarihindeki ekonomik ve diğer şahsî hâlleri esas alınacaktır.
- Birden fazla suç dolayısıyla, birden fazla adlî para cezasına mahkûmiyet hâlinde, her bir suçtan dolayı mahkûm olunan adlî para cezası bağımsızlığını koruyacaktır. Bu cezaların hepsinin ayrı ayrı infaz edilmesi gerekir. Dolayısıyla, “kaç tane fiil varsa o kadar suç, kaç tane suç varsa o kadar ceza vardır” kuralı burada da geçerlidir.
Adli Para Cezası Nereye ve Nasıl Ödenir ?
Hükmolunan adli para cezasının ödenebilmesi için ilk olarak karar kesinleşmelidir. Daha sonra İnfaz savcılığından faile ödeme emri düzenlenip gönderilmektedir. Eline ödeme emri ulaşan hükümlü ödeme emri kendisine tebliğ edildikten sonra 30 gün içinde Cumhuriyet Savcılığı İnfaz Bürosuna başvurmalıdır. Cumhuriyet Savcılığı İnfaz Bürosu’ndan vergi dairesine yazılmış bir yazı alınmalıdır, bu belge ile ödemesi vergi dairesine yapılabilir.
Hükümlünün vergi dairesinde ödemesi tamamlandıktan sonra, vergi dairesinden ödeme yaptığına dair bir dekont ile infaz bürosuna teslim etmelidir. Ödenen adli para cezası ile ceza infaz edilecektir. Siz de süreçle ilgili yanıtını merak ettiğiniz tüm sorular için Kocaeli avukat hizmeti başta olmak üzere hukuki konuların tümünde profesyonel destek sunan büromuz ile iletişime geçebilirsiniz.
Adli Para Cezasında Af ve Erteleme Durumu
Olağan hukuk sistemimizde adli para cezasında af söz konusu olmayıp, ancak özel bir düzenleme getirilirse af durumu mümkün olabilir. Adlî para cezaları ertelenemez. TCK’nın 51. maddesi, sadece hapis cezalarının ertelenmesini hükme bağladığından, adlî para cezalarının ertelenmesi mümkün değildir.
Adli Para Cezasının Ödenmemesi
Hükümlü, Kanunda öngörülen şekilde tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adlî para cezasını ödemezse, Cumhuriyet Savcısı’nın kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarınca hapsedilir.
Bu hapis cezası tazyik hapsi niteliğindedir. Adlî para cezasının ödenmemesi nedeniyle tazyik hapsine karar verilen hâllerde, adlî para cezası hapse çevrilmiş olmasına rağmen, hak yoksunlukları bakımından esas alınacak olan ceza adlî para cezasıdır (CGTİHK m.106/9)
Ancak, çocuklar hakkında hükmedilen adlî para cezası ile hapis cezasından çevrilen adlî para cezasının ödenmemesi hâlinde, bu cezalar hapis cezasına çevrilmez. Bu durumda CGTİHK’nın 56. maddesinin onuncu fıkrası hükmü uygulanır.
Adli Para Cezasına İtiraz Süreci
Mahkemenin vermiş olduğu adli para cezası yaptırımına itiraz etmek mümkündür. Çünkü bu cezalar mahkeme tarafından verilir ve mahkeme kararına itiraz etme hakkı da bulunmaktadır. Adli para cezasına itiraz, zamanla sınırlı ve karmaşık bir süreç oluğu için bir avukat danışmanlığı eşliğinde bu süreci takip etmeniz yararınıza olacaktır.
Adli para cezası sicile işlenir mi ?
Evet, adlî para cezaları adlî sicile geçirilir. 5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca adlî para cezalarına mahkûmiyetler adlî sicile geçirilir.
Adli para cezası memuriyete engel midir ?
Adli para cezasına çarptırılmak kural olarak memuriyete engel değildir. Memuriyete engel suçlar suçlar Devlet Memurları Kanunun 48/5 ‘te belirtilmiştir. Bu maddeye göre:
- Devletin güvenliğine dair suçlar,
- Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar,
- Zimmet, irtikap ve rüşvet suçları
- Hileli iflas,
- Kaçakçılık,
- İhaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma,
- Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama,
Suçlarından herhangi birinden ceza alınması durumunda memuriyet engeli söz konusu olacaktır.
Adli para cezasının internetten ödenmesi mümkün müdür ?
Hayır, mümkün değildir. Ödeme yapmak için kişinin ilgili infaz kurumuna başvuru yapması gerekmektedir.
Adli Para Cezasında Yargıtay Kararları
Yargıtay Dairesi : 3. Ceza Dairesi / Karar Tarihi.24.10.2019 [Suç işleyen kişinin ekonomik durumu dikkate alınmadan hükmolunan para cezası, eşitlik ilkesine aykırı sonuçlar doğurmaktadır.]
ÖZET: Adli para cezasının bir gün karşılığı miktarın, kişinin ekonomik durumu ve diğer şahsi hallerinin göz önünde bulundurulmak suretiyle tespit edilmesi gerektiği, anılan Kanun’un 52. maddesinin gerekçesinde; “Halen yürürlükte olan ve Hükümet Tasarında da muhafaza edilen, para cezası sistemi, cezadan beklenen amaçları gerçekleştirmekten uzak kalmaktadır. Özellikle enflasyon nedeniyle Türk parasının değerinin düşmesi karşısında, para cezalarını artırmak için sık sık yapılan kanun değişikleri de, uygulamada çeşitli sorunlara yol açmaktadır. Bu sorunların giderilmesi için para cezasının miktarının belirlenmesinde ‘memur maaş katsayısı’ veya ‘yeniden değerleme oranı’ gibi ölçütlerin dikkate alınması ise, ceza hukuku ilkeleriyle bağdaşmamaktadır.
Yargıtay 19. Ceza Dairesi E. 2015/33706 K. 2018/13214
* Hapis Cezasının Ertelenmesi ( Seçimlik Ceza Öngören Suçlarda Hapis Cezasının Tercih Edilmesi Halinde Bu Cezanın Ancak Adli Para Cezası Dışındaki Diğer Seçenek Yaptırımlara Çevrilebileceği – Tck’nun 50/2. Maddesine Aykırı Davranılmasının Hatalı Olduğu )
* Adli Para Cezası ( Sanık Hakkında Verilen Hapis Cezasının Adli Para Cezasına Çevrilmesi Sırasında 5237 Sayılı Tck’nun 50/1-A Maddesi Yerine 50. Maddesi Yazıldığı Ve Bu Adli Para Cezasının Bir Gün Karşılığının Belirlenmesi Sırasında 5237 Sayılı Tck’nun 52/2. Maddesinin Gösterilmediği – Hükmün Kurulması Maddesine Aykırı Davranılmasının Hatalı Olduğu )
ÖZET : Dava, hiçbir tasarruf yetkisi bulunmaksızın, bir müzik eserini radyo kanalı üzerinden yapılan yayın aracılığıyla paylaşma suçuna ilişkindir. Yayın akışı ve koşulları hususunda hiçbir tasarruf yetkisi bulunmaksızın, bir müzik eserini radyo kanalı üzerinden yapılan yayın aracılığıyla “…” isimli işletmesinde müşterilerine dinletmekten/izletmekten ibaret eylemin hukuki ihtilaf niteliğinde olduğu nazara alındığında sanığın tazmini anlamda sorumluluğundan bahsedilebilir ise de, cezai yönden suç kastı bulunmadığı gözetilmeden beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi hatalıdır.
Seçimlik ceza öngören suçlarda hapis cezasının tercih edilmesi halinde bu cezanın ancak adli para cezası dışındaki diğer seçenek yaptırımlara çevrilebileceği gözetilmeyerek, TCK’nun 50/2. maddesine aykırı davranılması hatalıdır.
Sanık hakkında verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında 5237 Sayılı TCK’nun 50/1-a maddesi yerine 50. maddesi yazılması ve bu adli para cezasının bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında 5237 Sayılı TCK’nun 52/2. maddesinin gösterilmemesi suretiyle hükmün kurulması maddesine aykırı davranılması hatalıdır. Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekir.